Emre Tandırlı

4 Eser Artopol de bulunuyor

Sanatçı Hakkında


1977 yılında İstanbul’da doğdu. Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü’nü bitirdikten sonra yüksek lisansını da aynı üniversitede yaptı. Paris I Pantheon Sorbonne Üniversitesi Plastik Sanatlar Bölümüne ikinci bir yüksek lisans eğitiminin hemen ardından aynı üniversitede Sanat Bilimleri alanında doktorasını tamamlamıştır. Emre Tandırlı, mega kent haline gelen İstanbul’un karmaşık ve yoğun yapısına karşı içsel bağlılığımızın tinsel yansımalarını ortaya çıkardığı eserlerini, kendine özgü şiirsel ve romantik bir estetikle resmediyor.

Emre Tandırlı, içinde yaşadığı ve sürekli devinim halindeki mega kentin en güncel görünümlerini büyüleyici bir atmosfer içinde ele alarak düşsel bir yorumla tuvallerine aktarıyor. "Yoğun ve dinamik bir istif” olarak nitelediği plansız kent dokusunu, resimlerindeki başlıca estetik öge haline getirerek hicivsel bir yüceltmede bulunuyor. Sanatçı, tuvallerinde alternatif ve düşsel bir İstanbul sunuyor izleyicilerine. Yaşadığımız Mega Kentin görünen ve rutin yüzünün ardındaki düşsel ve gizemli manzaraları izleyicide yoğun duygular yaratmak amacı ile zengin, canlı renklerle ve ince detaylarla aktarmayı tercih ediyor.

Tandırlı güncel sanat ortamında "Yeni Romantik” bir yaklaşımı ve geleneksel duruşu benimseyerek, kendimize özgü olanı, içinde yaşadığımız kent görünümlerinin pitoresk ve şiirsel yönlerini ön plana çıkarmayı hedefliyor. Bu yeni romantik yaklaşım ve geleneksel duruş çerçevesinde yağlı boyanın tuval üzerindeki kontrollü ve bir o kadar da rastlantısal sonuçlarını, zengin ve hatta sonsuz açılımlı bir uygulama bütünlüğünde ele alıyor. Bu sayede resim sanatının uygulamalı bir yöntem olarak gücünü, yüzyıllardır kullanılan tuval resmi ve ele alınan kent manzaraları aracılığıyla yeni ve kişisel bir üslupla birleştiriyor. Düşsel İstanbul görünümleri üzerinden okunabilecek, gerçekçi, mega rüyaların manzaralara dönüştürmeye çalışıyor.

Tandırlı eserlerinde, İstanbul gibi yoğun ve karmaşık bir kentin rutini içinde son derece aşina olduğumuz ve dolayısıyla tamamıyla bize özgü olan bu kent imgesini tuval üzerinde alternatif bir yorumla meydana getirerek, Plâtoncu yaklaşım çerçevesinde bir tür ideal güzellik arayışı fikrinden yola çıkıyor. Aşina olduğumuz kent görünümlerine karşı geliştirdiğimiz içsel bağlılığımızın tinsel yansımalarını ortaya çıkarmayı amaçlayan sanatçı, eserleri aracılığıyla günümüz yeni romantik resim sanatı anlayışını kendi fırçasıyla geliştiriyor.

Sanatçının Eserleri